Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Aktif Makale Ortaklığın Giderilmesi Davası Davaları Ve Bir İstisna (İik 121) Ve Karar İncelemesi

Yazan : Avni Olcay [Yazarla İletişim]
Avukat

Makale Özeti
Ortaklığın giderilmesi davaları muhtelif boyutları ile incelenmiş, görevli ve yetkili mahkemeler husumet, keşif bilirkişi incelemesi yapılması hususları incelenmiş ve istisnai durum olan İİK 121.md uygulaması irdelenmiştir.

Ortaklığın Giderilmesi Davaları ve Bir İstisna (İİK 121)

Bilindiği gibi taşınır ve taşınmaz malların paylı ya da el birliği ile mülkiyet konusu olduğu hallerde paydaşlar, aralarında anlaşamadıkları takdirde TMK nın 698 ve 699 maddeleri uyarınca sulh hukuk Mahkemesinden ortak malın paylaştırılmasının mümkün olmadığı takdirde satış suretiyle ortaklığın giderilmesi talebinde bulunabilirler.
1- PAYDAŞLARIN DAVA HAKKI
Paydaşlarda biri veya birkaçı birlikte diğer paydaşlara dava açmak suretiyle ortak malın durumuna göre aynen taksimini bunun mümkün olmaması halinde satılarak paraya çevrilmesini isteyebilirler. Koşulların uygun olması halinde kat mülkiyeti tesisi suretiyle de ortaklık giderilebilir. Taşınmaz üzerinde muhdesat varsa taşınmazın mütemmim olduğundan sadece muhdesat için ortaklığın giderilmesi istenemez.
A) GÖREVLİ MAHKEME
Ortaklığın giderilmesi davalarında görevli mahkeme HMK 4-1-b maddesi uyarınca Sulh hukuk mahkemeleridir
MADDE 4- (1) Sulh hukuk mahkemeleri, dava konusunun değer veya tutarına
bakılmaksızın;
b) Taşınır ve taşınmaz mal veya hakkın paylaştırılmasına ve ortaklığın giderilmesine
ilişkin davaları,
B) YETKİLİ MAHKEME
Ortaklığın giderilmesi davasının konusunun bir ya da birden fazla taşınmaz olması durumunda dava taşınmazlardan birinin bulunduğu yer Sulh Hukuk mahkemesi olduğu halde taşınır mallarda davalının bulunduğu yer mahkemesidir.
C) HUSUMET
Dava açan paydaş veya paydaşlar husumeti diğer paydaşlara yöneltirler. Bilinmeyen paydaşlar var ise bunlar da davaya dahil edilebilirler.
Taşınmaz üzerinde intifa hakkı gibi ayni hakkın bulunması halinde davanın bu hak sahiplerine de yöneltilmesi gerekir.
D) İŞGAL TAZMİNATI TALEBİYLE ORTAKLIĞIN GİDERİLMESİ DAVASI BİRLİKTE GÖRÜLEBİLİR Mİ?
14. Hukuk Dairesi 2015/7322 E. , 2017/458 K.

"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacı tarafından, davalılar aleyhine 08.10.2013 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 18.11.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne, ortaklığın satış sureti ile giderilmesine ve satış bedelinden 13.629,00.-TL’nin kira bedeli olarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Davalı ... vekili, ortaklığın giderilmesi davasının haksız işgal tazminatı ile birlikte görülemeyeceğini, haksız işgal tazminatı davasında görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu ve intifadan men koşulunun da sağlanmadığını beyan ederek kararı temyiz etmiştir.
Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalardır.
Ortaklığın giderilmesi davası ile alacak davası birlikte görülemez. O halde kira bedeli olarak talep edilen kısmın bu davadan tefriki ile görevsizlik kararı verilmesi ve mahkemece sadece ortaklığın giderilmesi ile ilgili bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde yatırana iadesine, 23.01.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
hükmü gereğince alacak davası ile ortaklığın giderilmesi davasının biirliktr görülmesi mümkün değildir.

E) BİLİRKİŞİ İNCELEMESİ YAPTIRILMADA MAHKEME RESEN SATIŞ KARARI VEREBİLİR Mİ?
Bu husus Yargıtay tarafından kabul görmemektedir. Zira bilirkişi incelemesi sadece taşınmazın aynen taksiminin mümkün olup, olmadığı yönünden değil taşınmazın fiili durumunun tapu kaydına uygunluğunun ve taşınmaz üzerindeki muhtesatların varlığının tespitine de yöneliktir.
6. Hukuk Dairesi 2011/11764 E. , 2012/65 K.
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Ortaklığın giderilmesi

Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı ortaklığın giderilmesi davasına dair karar, davalılardan ... tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava, dört adet tarla vasfındaki taşınmazda ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, ortakların taşınmazlardaki payları dikkate alınarak, taşınmazın aynen taksimi mümkün olmadığı anlaşıldığından bahisle, keşif yapılmaksızın ve bilirkişiden rapor alınmaksızın, taşınmazlardaki ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir.
Ortaklığın giderilmesi davasında, keşif yapılmasının gerekliliği, sadece aynen taksim imkanının değerlendirilmesine yönelik olmayıp, taşınmazın fiili durumunun tapu kaydına uygunluğunun ve taşınmaz üzerindeki muhtesatların varlığının tespitine de yöneliktir. Taşınmazın fiili durumunun tapu kaydına uygun olmaması halinde, buna ilişkin mesele halledilmeden satış kararı dahi verilemeyeceğine göre, mahallinde bilirkişi refakatiyle keşif yapılmaksızın, eksik araştırma ile ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmesi hatalı olduğu gibi, ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiş olmasına rağmen, kararda satış usulünün belirtilmemiş olması da doğru değildir.
Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 16.01.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





2-İSTİSNA (ALACAKLININ DAVA HAKKI)

Belirttiğimiz gibi ortaklığın giderilmesi davası paydaşlar arasında açılan bir dava olduğu halde bunun istisnası paydaşlardan birinden alacaklı olan kişinin el birliği ile maliki olan paydaşın hissesini haciz edip satamayacağından borçlu paydaşın hissesine haciz konulduktan sonra İİK nın 94 maddesi hükmü çerçevesinde İcra mahkemesinden yetki almak suretiyle Sulh Hukuk mahkemesinde ortaklığın giderilmesi davası açabilir. Belirttiğimiz gibi bu davanın alacaklı tarafından açılabilmesi paydaşların el birliği ile malik olma şartına bağlıdır. Bazen ortaklardan biri ya da birkaçı tarafından elbirliğiyle mülkiyetin paylı mülkiyete dönüştürülmesi talebi ile dava açılabilir. Bu durumun mevcudiyeti halinde mahkemece yapılacak iş dosyaların birleştirilmesi ve buna göre bir karar verilmesidir. El birliğiyle malik olunan dava konusu taşınmazın paylı mülkiyeti dönüşmesine karar verilmesi halinde artık paydaşın payının haciz edilip satılması mümkün olduğundan alacaklı tarafından açılan ortaklığın giderilmesi davasının reddine karar verilmesi gerekmektedir. Alacaklı icra mahkemesinden yetki alıp dava açma aşamasına geldiğinde borçlu paydaş diğer paydaşlardan birine devretmesi halinde ne olacaktır. Yargıtay altıncı Hukuk Mahkemesi 2012/1078 esas sayılı 16.02. 2012 tarihli kararında farklı bir görüşe yer vermiştir. Buna göre borçlunun payını paydaşlardan birine devretmesi halinde alacaklının dava hakkının kalmadığı hüküm altına alınmıştır. Oysa bu karara konu olan olayda taşınmazda borçlu paylaş el birliği ile malik iken 03/07/ 2007 tarihinde haciz konulduğu, alınan yetki belgesine istinaden 15.01.2008 tarihinde ortaklığın giderilmesi davası açıldığı görülmektedir. Yargıtay bu durumu alacaklının dava açma hakkın ortadan kalktığı şeklinde değerlendirerek davanın kabulüne ilişkin kararın bozulmasına karar vermiştir. Oysa miras payını devralan paydaşın devir aldığı tarih 05. 11. 2008 dir. Yani haciz konulduktan çok sonra devir alınmıştır. Bu durumda devir alan paydaş tapudaki haciz sebebiyle devreden paydaşın halefiyet prensibi gereği onun yerine geçmiş olacağından alacaklının dava açma hakkı aynen devam etmesi gerekirken Yargıtay 6.Hukuk dairesi tarafından aksi yönde karar verilmiş olması bize göre yerinde değildirBu durumda payı devralan paydaş davaya katılarak davaya devam edilmesi ve ortaklığın giderilmesine karar verilmesi gerektiği görüşündeyiz.
Miras kalan 1/2 pay için mirasçılardan birinin borcu nedeniyle taşınmazın tamamı için mi? yoksa 1/2 pay için mi? ortaklığın giderilmesi istenir;

(Kapatılan) 6. Hukuk Dairesi 2012/18233 E. , 2013/1916 K.
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Ortaklığın giderilmesi
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı ortaklığın giderilmesi davasına dair karar, davalılardan ... tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava bir adet taşınmazın ortaklığının giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece borçlu iştirakli ortağın murisine ait taşınmazlardaki 1/2 hissenin satışı suretiyle ortaklığının giderilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları paylı veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan iki taraflı taraflar için benzer sonuçlar doğuran davalardır.
Paydaşlığın(ortaklığın) giderilmesi davasını paydaşlardan (ortaklardan) biri veya bir kaçı diğer paydaşlara (ortaklara) karşı açar. HMUK.nun 569.maddesi hükmü uyarınca davada bütün paydaşların (ortakların) yer alması zorunludur. Paydaşlardan veya ortaklardan birisinin ölmesi halinde alınacak mirasçılık belgesine göre mirasçılarının davaya katılmaları sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekir. Alacaklının tetkik merciinden aldığı yetkiye dayanarak açmış olduğu ortaklığın giderilmesi davasında bir anlamda alacaklı borçlu yerine kaim olarak bir maldaki ortaklığın giderilmesini istemek durumundadır. Alacaklının açmış olduğu ortaklığın giderilmesi davasında tüm paydaşların davada yer almaları incelemenin malın bütünü hakkında yapılması ve taşınmazın tamamı hakkında hüküm kurulması gerekir. Mahkemece taksime karar verilirse borçluya isabet eden kısım icraca satılarak borç ödenir. Satışına karar verilmesi halinde borçlunun payına düşen paradan borca yeter miktarı icra dosyasına yatırılır.
Olayımızda; Her ne kadar taşınmazın diğer paydaşları davaya dahil edilmiş ise de, yukarıda açıklanan esaslar çerçevesinde paydaşlığının giderilmesi davalarının amacının birlikte mülkiyet ilişkisine son vermek olduğu, Medeni Kanun'un birlikte mülkiyete son verilmesine ilişkin 698 ve devamı maddeleri hükümlerine göre ancak bir malın bütününün paydaşlığının giderilmesi istenebileceği gözardı edilerek taşınmazın bütünü yerine sadece iştirakli borçlunun miras bırakanına ait 1/2 payın satışına karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre de sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 07.02.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Bu karardan da anlaşılacağı üzere taşınmazın tamamının satışına karar verilmesi gerekir.
Av. Avni OLCAY (İst. Barosu Sic.7929)
Bu makaleden kısa alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir :

"Ortaklığın Giderilmesi Davası Davaları Ve Bir İstisna (İik 121) Ve Karar İncelemesi" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Avni Olcay'e aittir ve makale, yazarı tarafından Türk Hukuk Sitesi (http://www.turkhukuksitesi.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.

Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak yazarının izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.


[Yazıcıya Gönderin] [Bilgisayarınıza İndirin][Arkadaşa Gönderin] [Yazarla İletişim]
Bu makaleye henüz okuyucu yorumu eklenmedi. İlk siz yorumlayın!
» Makale Bilgileri
Tarih
08-06-2023 - 14:07
(324 gün önce)
Yeni Makale Gönderin!
Değerlendirme
Şu ana dek 1 okuyucu bu makaleyi değerlendirdi : 1 okuyucu (100%) makaleyi yararlı bulurken, 0 okuyucu (0%) yararlı bulmadı.
Okuyucu
2629
Bu Makaleyi Şu An Okuyanlar (1) :  
* Son okunma 6 saat 56 dakika 46 saniye önce.
* Ortalama Günde 8,11 okuyucu.
* Karakter Sayısı : 11351, Kelime Sayısı : 1363, Boyut : 11,08 Kb.
* 10 kez yazdırıldı.
* 10 kez indirildi.
* Henüz yazarla iletişime geçen okuyucu yok.
* Makale No : 2196
Yorumlar : 0
Bu makaleye henüz okuyucu yorumu eklenmedi. İlk siz yorumlayın!
Makalelerde Arayın
» Çok Tartışılan Makaleler
» En Beğenilen Makaleler
» Çok Okunan Makaleler
» En Yeni Makaleler
THS Sunucusu bu sayfayı 0,03963900 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.