Yalan tanıklık suçunun nitelikli halinin, aleyhine tanıklıkta bulunulan kimsenin mahkûm olduğu hapis cezasının süresine bağlı olarak, suçun temel şekline oranla daha hafif bir şekilde cezalandırılmasına yol açması, ceza adaletinin sağlanması bakımından adil olmayan sonuçlara sebep olduğundan 5237 S.K. m.272/6'daki "süreli hapis cezasına mahkûmiyeti halinde, mahkûm olunan cezanın üçte ikisi kadar hapis cezasına" kuralının, kanun koyucunun ceza siyasetini belirleme konusunda sahip olduğu takdir ye...
Sanığın tanıklık yaptığı hazırlık ve mahkeme beyanları arasında çelişki bulunmadığı, katılan ile yaptığı konuşmanın katılan tarafından gizli olarak kasete kaydedildiğinden hukuka aykırı delil niteliğinde olup hükme esas alınamayacağı şeklindeki mahkeme gerekçesi yerindedir.
Anayasa Mahkemesi'nce m.272/6'daki İptal Kararı Hakkında Anayasa Mahkemesi'nin 14.01.2015 tarihinde yaptığı toplantıda; Erciş Asliye Ceza Mahkemesi'nin "26.9.2004 günlü, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 272. maddesinin (6) numaralı fıkrasının “…süreli hapis cezasına mahkûmiyeti halinde, mahkûm olunan cezanın üçte ikisi kadar hapis cezasına hükmolunur.” bölümünün iptaline karar verilmesi istemi"ne dair başvurusu hakkında 2014/116 Esas sayılı dosya üzerinden yapılan toplantıda:
"2014/5237 sayılı Kanun’un 272. maddesinin (6) numaralı fıkrasında yer al...
MADDE GEREKÇESİ MADDE 272.– Madde metninde yalan tanıklık suçu tanımlanmıştır.
Birinci fıkraya göre, hukuka aykırı bir fiil nedeniyle başlatılan bir soruşturma kapsamında tanık dinlemeye yetkili kişi veya kurul önünde gerçeğe aykırı olarak tanıklık yapılması, bu suçun temel şeklini oluşturmaktadır. Suçun temel şekli açısından tanık dinlemeye yetkili kişi veya kurulun yemin verdirmeye yetkisinin olmaması gerekir. İkinci fıkraya göre ise, yalan tanıklık suçunun mahkeme huzurunda ya da yemin ettirerek tanık dinl...